13. yüzyılın
başlarında Bavyera’lı ozan Wolfram Von Eschenbach 20 senede tamamladığı 25 bin
dizelik Parzival’i bitirir.Wolfram’ın
eserine paralel giden Wagner’in Parsifal’ının ilk perdesi Fransa’nın Lunguedoc
bölgesindeki Rennes-La –Chateu köyünde geçer.
Wagner
eserinde Tapınak Şövalyelerinin hazinesinin bölgede olduğunu ima eder ki
,kendisinin ölümünden sonra bestecinin büyük hayranı Hitler’in ordularının
bölgede hazine arayışı içinde kazılar yaptığı bilinmektedir.Tabi aranılan
sadece Hazine midir yoksa Hitler’in kutsal ırk söylemi ile birleştirmek
istediği kutsal kase midir bunu bilmeye
olanak yok.
Bunun
devamına hemen ekleyelim ,bu dönemde o bölgede neler bulunduğu ile ilgili bir
bilgi de bulunmuyor.
**
Wofram’ın
eserinde geçen Kutsal Kase’yi elde tutan kraldır,ülke kralsız kalacak olsa bile
halk kase kimde ise onu bulmalıdır şeklindedir.
Aslında
Wofram’ın eserinde kutsal kase bildiğimiz kase değil de bir taştır .Cennet taşı
olarak tanımlanan Kutsal Kase zamanla alşimistlerin Filozof Taşı’na da
dönmüştür.
**
Rennes-La
Chateu 1982 ‘de yayımlanan Kutsal
Kan-Kutsal Kase (Holy Blood-Holly Grail) kitabının ilham verdiği Dan Brown
eseri Da Vinci Şifresi ile (2003) ünlenirken,her sene binlerce ziyaretçinin
akın ettiği bir yer oldu.
**
19. yüzyılın
sonları ve 20. Yy’ın başlarında bölgenin papazı olan Berenger Sauniere’in
bölgedeki hazineye sahip olduğu veya yaktığı söylenmektedir.Bölgeden
uzaklaştırılmak istenilen Sauniere ‘in papazlık görevini bıraktığı ve bu
dönemden sonra da bölgede kaldığı biliniyor.Sauniere’in varlığının 1. Dünya
Savaşı ile ilgili olduğu da söylenmektedir.
**
Bilinen konu
ise bölgedeki kilisenin bahçesinde Sauniere’in mezarının olması ve Almanların
bölgeyi işgalinin ardından aynı mezarda yapılan araştırmalarda öldürülmüş 3
kişinin daha aynı mezarda bulunmasıdır.
**
Kutsal Kase
ile ilgili olarak Wofram’ın esinlendiği,dönemde Kral Arthur’un yaşamı ile
ilgili çok sayıda yazılı kaynak bulunduğu,hatta Wolfram’ın bile Kyot’un
Perzival’inden yola çıktığı okuyucunun merakı ile ilgili olarak kısa
notlarımızdır.
**
Biz
Felsefe Taşına dönersek, Nicholas
Flamel’in ölümsüzlük taşını bulduğu ve yüzyıllar sonra iki defa görüldüğü
söylenir ki birinde de alkemistlerin onu İtalya’da bir operada gördüklerini
belirtmeleri vardır.
**
Wagner ile
devam etmek gerekir ama biz onu Ravello yazımıza bırakalım.
**
Kaseye
dönersek ..
Hristiyan
inancına göre
Kutsal Kase
son yemekteki yemekteki ortaklaşa kullanılan kaptır.
İsa çarmıha
gerildiğinde akan kanı Yusuf’un topladığı kanın olduğu kaptır.
Kimilerine
göre biri ya da ikisi birdendir.
Meryem Ana
Bülbül Dağında öldükten sonra ,Yusuf,Magdelena ve Lazar gemi ile yol alarak Marsilya’ya
varmışlardır.Oradan da Lungeodoc’a giderlerken Kutsal Kase yanlarında imiş.
**
1960 ‘da
Gerard Sede L’Or De Rennes Le Tresor Maudit De Rennes (Rennes’in Lanetli
Hazinelerinde) bölgedeki hazinenin Katharlara ait olduğunu yazar.
Hırıstiyan
teolojisi içinde sapkın olarak nitelendirilen Katharlar 1160-1179 arasında
çeşitli kereler lanetlenmişti.
Sede’nin
eserinin peşinden de çeşitli anlatımlar yapılmıştır.
**
Bugün
çeşitli efsaneleri ve mitleri içinde barındıran eskiye yönelik araştırmalar
Touluse’dan da Marsilya’dan da ulaşılabilecek bir yeri karşınıza çıkarıyor.
Daha
aşağılarında Cadeques var ama onu başka başka zamana bırakalım.
Bu yazının
başlarındaki Wagner ile Amalfi kıyılarına dönelim.
**
Gerçekten
kutsal kase için mi 1. Ve 2. Dünya Savaşı oldu?
Ne dersiniz?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder